JamesCheasterfield
Üye
- Katılım
- 14 Ocak 2022
- Mesajlar
- 34
- Puanları
- 18

Merhaba arkadaşlar tanıyan vardır tanımayan vardır zaten yavaş yavaş tanışacağız arkadaş veya düşman olacağız. İsmim Şeref 27 yaşındayım MMORPG hayatım 2003 Knight Online ile başladı. Çok uzun süreler bırakıp tekrar başlayarak belirli aralıklarla okçu olarak oynadım. World of Warcraft,EsO,Black Desert,Cabal gibi bir çok oyun oynadım ve bunların hepsinde okçuydum ve her zaman oyunların hepsinde sıralamalarda üst düzey oynadım. İşimi severek yapıyorum bu konuyu açmadan önce gerçekten tam olarak 12 tane Ticket attım ben okçu oynuyorum damage umrumda bile değil artmasın böyle kalsın artarsa her yer okçu dolar ve PVP biiter diye ticketlarımda bahsettim benim sorunum karakterin çok ağır el kaldırması ve combonun bir işe yaramaması bu ileride official açıldığında okçular için sorun olacak. Çünkü combo yapan ile yapmayan arasında fark olmadığı için adam combo yapmasa dahi item farkından karşısındaki okçuyu kesebilecek ve playerlık en azından okçu için geride kalacak bu animasyon el hızı arttırılması combo yapılabilmesini istedim sadece , başka hiç bir şey istemedim oyunla ilgili açıklamam bu gelelim kültürümüzde şu oyunda nefret ettiğiniz okçuluğun tarihimizdeki önemi.
Güncelleme : Ice ve Light Skillerimiz tutmuyor bütün joblar slayt atıyor 5li yememek için normal olarak ama ice light tutmadığı için vsler bitmiyor lakin pek beklemiyorum güncelleme gelmesini artık çünkü konuyu güncel tutmaya çalışmama rağmen nedense güncel tutan yorumlarım silinmiş
DÜZENLEME : Okçu düzelsin diye beklerken Step Back skillimiz bozulmuştur hayırlı olsun
Okçu, orta çağda savaşlarda yer alan bir savaşçı türüdür. Orta çağda savaşlarda görev alması çok önemliydi. Okçunun bu kadar seçkin olma nedeni okçu ok ve yay kullanarak zırhları olan rakip ordu askerlerini saf dışı bırakabilmesidir. Bu işi güvenli bir mesafeden yaptıkları için daha az risk alırlardı. Orta çağda bir sürü ok ve yay çeşidi yapılmıştır ve bunların amaçları değişiktir. Delici ok, uzun mesafe oku gibi. Okçu oku yay, tatar yayı ile hedefe atar. Gelişen teknolojiyle yerini ateşli silahlar kullanan askerlere bırakmıştır. Okçular günümüzde olimpiyatlarda yarışmaktadır.
Ok ve yayı elinize aldığınız an, zaman içinde neredeyse 20 bin yıl öncesine uzanan bir yolculuğa çıkıyorsunuz demektir. Ok ve yay, ilkel insan topluluklarının hayatta kalma mücadelesinde önemli bir rol üstlenmekteydi. Bazı araştırmacılar yayın ilk kez 15.000 yıl önce Afrika da kullanıldığını düşünmektedirler. Bu süreyi 50.000 yıla kadar çıkaran yazarlar varsa da,genel kabul gören düşünce bunun çok abartılı olduğudur.
Türklerin ata sporu olan okçuluk, yüzyıllar boyunca bu geleneksel özelliğini muhafaza etmiş, gerek tarihimiz içinde, gerekse İslam dininde özel bir yere sahip olmuştur.Türk tarihinin Orta Asya’ya uzanan derinliklerinde, önceleri bir savaş aracı olarak kullanılan ok ve yay, ateşli silahların keşfinden sonra, giderek bir spor dalı olarak kültürümüz içindeki yerini almıştır.Tarihsel belgeler incelendiğinde, Türklerde okçuluğun MÖ 5000 yıllarında başladığı ve okçuluk ile ilgili ilk kuralların Oğuzlar ile gerçekleştiği görülür.Oğuzlar’ın Müslümanlığı kabulünden sonra ise daha da gelişen okçuluk, en parlak devrine Osmanlılar ile ulaşır.
Bileşik (kompozit) Osmanlı yayı, 1700'ler
Divanü Lûgat-it-Türk gibi kaynaklar ve eski kitabelerde Türkler tarafından kullanılan savaş malzemeleri ve kavramlarından bazıları şunlardır: "At, ok, yay, kılıç, bükte, kıngırak (hançer, kama), keş, kurman, sadak (okluk), kın (kılıç ve bıçak kabı), kalkan, süngüg, kargı, cida, gönder (mızrak), çomak (topuz çeşidi), batrak (ucuna bez bağlanan süngü), tug (bazı birliklerde), ukruk (kement), kargu (ateş kulesi), köbrüge (davul), yarık, cevşen (zırh), yoşuk, tubulga (tolga, tulga, miğfer), küpe-yarık (vücudu kuşatan zırh), yelme eri (öncü, keşif kolu).
04.02.2022 GüncellemeAttığım Ticketlar artık otomatik mesaj'a döndü.
Güncelleme : Ice ve Light Skillerimiz tutmuyor bütün joblar slayt atıyor 5li yememek için normal olarak ama ice light tutmadığı için vsler bitmiyor lakin pek beklemiyorum güncelleme gelmesini artık çünkü konuyu güncel tutmaya çalışmama rağmen nedense güncel tutan yorumlarım silinmiş
DÜZENLEME : Okçu düzelsin diye beklerken Step Back skillimiz bozulmuştur hayırlı olsun
Okçu, orta çağda savaşlarda yer alan bir savaşçı türüdür. Orta çağda savaşlarda görev alması çok önemliydi. Okçunun bu kadar seçkin olma nedeni okçu ok ve yay kullanarak zırhları olan rakip ordu askerlerini saf dışı bırakabilmesidir. Bu işi güvenli bir mesafeden yaptıkları için daha az risk alırlardı. Orta çağda bir sürü ok ve yay çeşidi yapılmıştır ve bunların amaçları değişiktir. Delici ok, uzun mesafe oku gibi. Okçu oku yay, tatar yayı ile hedefe atar. Gelişen teknolojiyle yerini ateşli silahlar kullanan askerlere bırakmıştır. Okçular günümüzde olimpiyatlarda yarışmaktadır.
Ok ve yayı elinize aldığınız an, zaman içinde neredeyse 20 bin yıl öncesine uzanan bir yolculuğa çıkıyorsunuz demektir. Ok ve yay, ilkel insan topluluklarının hayatta kalma mücadelesinde önemli bir rol üstlenmekteydi. Bazı araştırmacılar yayın ilk kez 15.000 yıl önce Afrika da kullanıldığını düşünmektedirler. Bu süreyi 50.000 yıla kadar çıkaran yazarlar varsa da,genel kabul gören düşünce bunun çok abartılı olduğudur.
Türklerin ata sporu olan okçuluk, yüzyıllar boyunca bu geleneksel özelliğini muhafaza etmiş, gerek tarihimiz içinde, gerekse İslam dininde özel bir yere sahip olmuştur.Türk tarihinin Orta Asya’ya uzanan derinliklerinde, önceleri bir savaş aracı olarak kullanılan ok ve yay, ateşli silahların keşfinden sonra, giderek bir spor dalı olarak kültürümüz içindeki yerini almıştır.Tarihsel belgeler incelendiğinde, Türklerde okçuluğun MÖ 5000 yıllarında başladığı ve okçuluk ile ilgili ilk kuralların Oğuzlar ile gerçekleştiği görülür.Oğuzlar’ın Müslümanlığı kabulünden sonra ise daha da gelişen okçuluk, en parlak devrine Osmanlılar ile ulaşır.
Bileşik (kompozit) Osmanlı yayı, 1700'ler
Divanü Lûgat-it-Türk gibi kaynaklar ve eski kitabelerde Türkler tarafından kullanılan savaş malzemeleri ve kavramlarından bazıları şunlardır: "At, ok, yay, kılıç, bükte, kıngırak (hançer, kama), keş, kurman, sadak (okluk), kın (kılıç ve bıçak kabı), kalkan, süngüg, kargı, cida, gönder (mızrak), çomak (topuz çeşidi), batrak (ucuna bez bağlanan süngü), tug (bazı birliklerde), ukruk (kement), kargu (ateş kulesi), köbrüge (davul), yarık, cevşen (zırh), yoşuk, tubulga (tolga, tulga, miğfer), küpe-yarık (vücudu kuşatan zırh), yelme eri (öncü, keşif kolu).
Uygurlar, yay kirişlerini at kılından yapmışlardır. Ayrıca kaya resimlerinde ve Orkun Vadisi’ndeki Bilge Kağan ve Kül Tigin anıt mezarlıklarında gerçekleştirilen kazılarda farklı ebat ve özelliklerde ok uçları bulunmuştur.[6] Türk tarihinde oklar sadece savaş aleti olarak değil, aynı zamanda sembolik anlamlarda da kullanılmıştır. Hakimiyet sembolü olduğu gibi aynı zamanda resmi evrakların bal mumuyla beraber damgalanmasında da kullanılmışlardır. Bunlar özellikle altın, gümüş, bakır, pirinç ve demir madenlerinden yapılmıştır. Yaya sarılan sırmaya "toz", okun ucundaki demir parçaya "temren", okun arkasındaki tüyeyse "yülek" ya da "yelek" denmiştir. Yayların taşınması için bir kap bulunmamış, genellikle kola veya omuza asılarak taşınmıştır; ancak okların taşınması için özel olarak tasarlanmış ve süslenmiş kılıflar üretilmiştir.
Mete'nin, düşmanın psikolojisini bozan ve yön tayininde de etkisi olan ıslıklı oklar kullandığı ifade edilmektedir. Daha sonra pek çok göçebe kavmin kullandığı bu "çavuş oku" adı verilen ıslıklı okun mucidinin Mete olduğu kabul edilir. Mete Han, babasının emrine verdiği 10.000 atlı savaşçıyı bu oklarla donatmış ve eğitmiştir. Çin kaynaklarına göre Mete Han eğer okunu bir yöne yöneltirse, emrindeki askerlerin hepsi aldıkları eğitimle o hedefe ok atarak hemen yok ederdi. Bir gün okunu en sevdiği atına çevirdi. Askerlerinden bazıları tereddüt etti. Bunun üzerine okunu sırayla tereddüt edenlerin üzerine çevirdi. Atına ok atmakta tereddüt eden askerlerinin hepsi atılan oklarla öldürüldü. Böylece küçüklükten beri oynadığı okunu hedefe çevirme oyunu emirlerinin tartışılmazlığını da perçinledi. Bir gün emrinde demir disiplini ile yetiştirdiği 10 bin askeri varken okunu ava çıkan babasının üzerine çevirdiğinde askerlerinden hiçbiri tereddüt etmemiştir.
Buraya kadar okuyan arkadaşlara teşekkür ederim emeğime saygı gösterip okuduğu için konumu Mehmet Akif Ersoy'un bir sözüyle bitirmek istiyorum

Buraya kadar okuyan arkadaşlara teşekkür ederim emeğime saygı gösterip okuduğu için konumu Mehmet Akif Ersoy'un bir sözüyle bitirmek istiyorum
''Kime ok atmayı öğrettimse, bir gün beni nişan aldı.''
04.02.2022 GüncellemeAttığım Ticketlar artık otomatik mesaj'a döndü.
Ekli dosyalar
-
1.png119.3 KB · Görüntüleme: 51
-
2.png115.1 KB · Görüntüleme: 43
-
3.png96.9 KB · Görüntüleme: 35
-
4.png122 KB · Görüntüleme: 37
-
5.png111.6 KB · Görüntüleme: 35
-
6.png146.5 KB · Görüntüleme: 32
-
7.png126.8 KB · Görüntüleme: 38
-
8.png110.2 KB · Görüntüleme: 28
-
9.png151.6 KB · Görüntüleme: 29
-
10.png158.1 KB · Görüntüleme: 44
Son düzenleme: